Bütün sorunların ve daha fazlasının yanıtı var bu kitapta.
Bu bir kadınlar albümü... Dünyanın tüm kadınlarını bu kitapta resmi geçit yapıyor.
Sırasıyla Hindistan, Acem, Bağdat, Mısır, Sudan, Habeşistan, Yemen, Fas, Cezayir, Tunus, Hicaz, Şam, Halep, Anadolu, Akdeniz Adaları ve Kıbrıs, İspanya, İstanbul, Rum, Ermeni, Yahudi, Çingene, Rumeli, Arnavut, Boşnak, Tatar, Gürcü, Çerkes, Boğdan, Bulgar, Hırvat, Avusturya, Rus, Avrupa, İngiliz, Hollanda ve Amerika kadınlarının en mahrem ve en çarpıcı özelliklerini; mizahi bir dille işleyen bu mesnevinin satırlarında bulabilirsiniz.
Yüzlerce yıl boyunca gizli kalmış bir kitap bu. Enderunlu Fazıl'ın Zenanname'sini okuduğunuzda, yüzyıllardan bugüne dek hiç değişmeyen kimi "temel erkek bakış açılarını" göreceksiniz.
Halk dilinin ve halk mizahının en ilginç örneklerinin yanı sıra saray dilinin ürettiği kıymetli kalıplarla da bu eserde karşılacaksınız.
Ayrıca 18. yüzyılın kimi esprileri, kahkaha makinesi darb-ı mesellerini de hep onun kaleminden okuyacaksınız.
Erkeklerin kadınlarla ilgili olarak günümüzde de kullandığı önyargılardan pek çoğu, bugün hala kullanımda olan atasözü ya da deyimler de çabası.
Osmanlı döneminde toplatılan ilk kitap olma özelliğini taşıyan "Zenanname" yeniden Türkçe'ye kazandırılıyor. Enderunlu Fazıl'ın kaleme aldığı ve çeşitli ülke kadınlarının çarpıcı özelliklerinin mizahi bir dille anlatıldığı eser, 18. yüzyılın önemli eserleri arasındadır. İlk kez sadeleştirilmiş tam metin olarak Türkçe yayınlanacak.
Seçilmiş minyatürleriyle dikkati çeken eserde, Hindistan, Acem, Bağdat, Mısır, Sudan, Habeşistan, Yemen, Fas, Cezayir, Tunus, Hicaz, Şam, Halep, Anadolu, Akdeniz Adaları ve Kıbrıs, İspanya, İstanbul, Rum, Ermeni, Yahudi, Çingene, Rumeli, Arnavut, Boşnak, Tatar, Gürcü, Çerkes, Boğdan, Bulgar, Hırvat, Avusturya, Rus, Avrupa, İngiliz, Hollanda ve Amerika kadınlarının en çarpıcı özellikleri, mizahi bir dille anlatılıyor.
Kitapta, Anadolu kadınları "işveli, yeni tarzlı ve nazsız", İngiliz kadınları "hoş simalı, süslü, edalı ve tantanalı", Rus kadınları "çirkin, sarı yüzlü, mavi gözlü, soğuk yılan gibi", İspanyol kadınları "endamlı, gümüş tenli", Gürcü kadınları "ay yüzlü, cazibeli, gönül çekici, mert" olarak tanımlanıyor. Avusturya kadınlarının "kadınların cadısı" diye nitelendirildiği eserde, "naz kutusu olan bu kadınların teni billur, saçı siyah samur, naziktir" deniliyor.
Eserde, Halep kadınları "hoş simalı, akçıl, hoş, hasta yürüyüşlü ve nazlı", Akdeniz kadınları "gönül çekici", Kıbrıs kadınlar ise çirkin olarak nitelendirilir.
Çerkez kadınlarının "ay parçası, ateş dudaklı, süslü, kılsız, temiz huylu" gösterildiği eserde, Boğdan kadınları "çirkin", Bulgar kadınları "pis", Hırvat kadınları ise "jaleden hoş, rüzgardan hasta, teni gül rengi, nazlı ve uzun" olarak tanımlanıyor. Eserde Leh kadınları için "güzel, uzun, seçkin, zina sanatında usta, lekesiz, nazik" denilirken, Hollanda kadınları "tavrı fena, safran gibi sarı, cazibesiz" kelimeleriyle tanımlanıyor.
Bütün sorunların ve daha fazlasının yanıtı var bu kitapta.
Bu bir kadınlar albümü... Dünyanın tüm kadınlarını bu kitapta resmi geçit yapıyor.
Sırasıyla Hindistan, Acem, Bağdat, Mısır, Sudan, Habeşistan, Yemen, Fas, Cezayir, Tunus, Hicaz, Şam, Halep, Anadolu, Akdeniz Adaları ve Kıbrıs, İspanya, İstanbul, Rum, Ermeni, Yahudi, Çingene, Rumeli, Arnavut, Boşnak, Tatar, Gürcü, Çerkes, Boğdan, Bulgar, Hırvat, Avusturya, Rus, Avrupa, İngiliz, Hollanda ve Amerika kadınlarının en mahrem ve en çarpıcı özelliklerini; mizahi bir dille işleyen bu mesnevinin satırlarında bulabilirsiniz.
Yüzlerce yıl boyunca gizli kalmış bir kitap bu. Enderunlu Fazıl'ın Zenanname'sini okuduğunuzda, yüzyıllardan bugüne dek hiç değişmeyen kimi "temel erkek bakış açılarını" göreceksiniz.
Halk dilinin ve halk mizahının en ilginç örneklerinin yanı sıra saray dilinin ürettiği kıymetli kalıplarla da bu eserde karşılacaksınız.
Ayrıca 18. yüzyılın kimi esprileri, kahkaha makinesi darb-ı mesellerini de hep onun kaleminden okuyacaksınız.
Erkeklerin kadınlarla ilgili olarak günümüzde de kullandığı önyargılardan pek çoğu, bugün hala kullanımda olan atasözü ya da deyimler de çabası.
Osmanlı döneminde toplatılan ilk kitap olma özelliğini taşıyan "Zenanname" yeniden Türkçe'ye kazandırılıyor. Enderunlu Fazıl'ın kaleme aldığı ve çeşitli ülke kadınlarının çarpıcı özelliklerinin mizahi bir dille anlatıldığı eser, 18. yüzyılın önemli eserleri arasındadır. İlk kez sadeleştirilmiş tam metin olarak Türkçe yayınlanacak.
Seçilmiş minyatürleriyle dikkati çeken eserde, Hindistan, Acem, Bağdat, Mısır, Sudan, Habeşistan, Yemen, Fas, Cezayir, Tunus, Hicaz, Şam, Halep, Anadolu, Akdeniz Adaları ve Kıbrıs, İspanya, İstanbul, Rum, Ermeni, Yahudi, Çingene, Rumeli, Arnavut, Boşnak, Tatar, Gürcü, Çerkes, Boğdan, Bulgar, Hırvat, Avusturya, Rus, Avrupa, İngiliz, Hollanda ve Amerika kadınlarının en çarpıcı özellikleri, mizahi bir dille anlatılıyor.
Kitapta, Anadolu kadınları "işveli, yeni tarzlı ve nazsız", İngiliz kadınları "hoş simalı, süslü, edalı ve tantanalı", Rus kadınları "çirkin, sarı yüzlü, mavi gözlü, soğuk yılan gibi", İspanyol kadınları "endamlı, gümüş tenli", Gürcü kadınları "ay yüzlü, cazibeli, gönül çekici, mert" olarak tanımlanıyor. Avusturya kadınlarının "kadınların cadısı" diye nitelendirildiği eserde, "naz kutusu olan bu kadınların teni billur, saçı siyah samur, naziktir" deniliyor.
Eserde, Halep kadınları "hoş simalı, akçıl, hoş, hasta yürüyüşlü ve nazlı", Akdeniz kadınları "gönül çekici", Kıbrıs kadınlar ise çirkin olarak nitelendirilir.
Çerkez kadınlarının "ay parçası, ateş dudaklı, süslü, kılsız, temiz huylu" gösterildiği eserde, Boğdan kadınları "çirkin", Bulgar kadınları "pis", Hırvat kadınları ise "jaleden hoş, rüzgardan hasta, teni gül rengi, nazlı ve uzun" olarak tanımlanıyor. Eserde Leh kadınları için "güzel, uzun, seçkin, zina sanatında usta, lekesiz, nazik" denilirken, Hollanda kadınları "tavrı fena, safran gibi sarı, cazibesiz" kelimeleriyle tanımlanıyor.